Engin Erkiner: Referandum sonuçlarının ardından değişik değerlendirmeler yapılıyor. Bunlardan bir tanesi şöyledir:“12 Eylül Anayasa Referandumu’nda BDP’nin boykot çağrısı, Kürt nüfusun yoğun olarak yaşadığı illerde başarısız olmuştur. İstenilen sonuca ulaşılamamıştır. BDP, yaşadığı fiyaskoyu ters yönde açıklamalar yaparak örtmeye çalışmaktadır.”

Engin Erkiner: Okur, birkaç gün önce Hürriyet Gazetesi’nde yayınlanan ve “Öcalan ile kim görüştü?” sorusunu konu alan geniş haberi okumuştur. Habere göre, Öcalan ile MİT’in de aralarında bulunduğu değişik devlet kuruluşları ve sivil toplum örgütlerinden temsilciler görüşüyorlar.

İlgili devlet kuruluşlarını ve MİT’i kolayca anlamak mümkün olmakla birlikte, “sivil toplum örgütlerinin temsilcileri”nin burada ne işi olduğunu anlamak o kadar kolay değil…

Engin Erkiner: Bir kavramın “suyunu çıkarmakta” bu ülkede yazılı olmayan bir anlaşma vardır dersek, abartma olmaz. Sadece az bilinen kavramlar için değil, dünyaca tanınmış kavramlar konusunda da durum farklı değildir. Normal olarak böyle bir kavramın başka ülkelerdeki anlamına uygun olarak kullanılması gerekir. Ama böyle yapılmaz ve kullananlar o kavrama istedikleri anlamı yüklerler. Sonuçta ortaya, aynı kavramdan herkesin başka bir şey anladığı bir kargaşa çıkar. Dayatmalar, fazla bağırınca haklı olduğunu zannetmeler ve tartışma düzeyinin iyice düşmesi böyle bir ortamın neredeyse kaçınılmaz sonucudur.