AVRUPA BARIŞ MECLISI: AMAC VE FAALIYETLERI PDF Drucken E-Mail
Geschrieben von: Erkiner   
Dienstag, den 20. Januar 2009 um 20:09 Uhr

Avrupa Barış Meclisi 26 Ekim 2008’de Düsseldorf’ta değişik politik, etnik ve dini kökenden gelen yaklaşık 300 kişinin katılımıyla,  Kürt sorununun barışçı ve demokratik çözümüne katkı yapmak için kuruldu.

 

Türkiye Cumhuriyeti yöneticileri geçtiğimiz 25 yılda “Kürt halkı ve dili yoktur” anlayışından, bunların ikisini de kabullenme noktasına geldiler. Kürt halkının varlığının ve dilinin kabul edilmesi demokratik ve sağlam bir temel üzerinde oluşmuş değil. Gelinen noktadan geriye gidilebilir ve çok sayıda insanın ölümüne neden olan savaş şiddetlenerek sürebilir.

Kürt dili konusundaki gelişme bu konuda son örnektir.Türkiye’de Kürt dili “resmen” serbesttir. İnsanlar kendi aralarında Kürtçe konuşabilirler ve Kürtçe yayın yapabilirler.Bu “serbestlik”e getirilen değişik kısıtlamalar vardır:

-  Kürtçe alfabede bulunan ancak Türkçe alfabede bulunmayan w, q vex harflerinin kullanımı yasaktır ve soruşturma nedenidir.

-   Parklara ve çiçeklere Kürtçe isim verilemez. Bir belediye başkanının parklara verdiği ve herhangi bir politik içerik taşımayan isimler yasaklanmıştır.

- Kürt siyasetçi ve Belediye başkanları Kürtçe konustukları, bu dili kullandıkları için cezalara çarptırılıyor. Kürtçe siyaset yapmak halen yasaktır.

- Kürtçe okullarda seçmeli ders kapsamında bile öğrenilemez.

Türkiye dışından bakıldığında devletin resmi televizyonu olan TRT’nin Kürtçe yayına başlamış olması, Kürt sorununun demokratik çözümü yolunda önemli bir adım olarak değerlendirilebilir.            Gerçek ise böyle değildir.  

Yukarıda anlatılan yasakların hepsi devlet televizyonunun günlük Kürtçe yayınıyla birlikte sürmekte, Kürt dilinin kullanımı önündeki engeller anayasa ve yasalarda oldugu gibi korunmaktadır. Kürtçe bir televizyon kanalını yayına koyan Türk devleti, Kürt sorununun kalıcı ve adil çözümü konusunda siyasi adımlar atmamakta direnmekte, askeri operasyonlar aralıksız sürmekte ve Türk savaş ucakları hemen her gün Irak topraklarını bombalamaktadır. On yılını cezaevlerinde geçiren, eline silah almamıx ve Kürt sorununun barısçı çözümü için çaba harcayan Leyla Zana Aralık 2008’de yeniden 10 yıl hapis cezasına carptırıldı.                        

DEMOKRATİK ÇÖZÜME KATKIDA BULUNMAK       

Avrupa Barış Meclisi Kürt sorununun demokratik ve barışçı çözümüne katkıda bulunmak için faaliyetini şu noktalarda yoğunlaştırır:Barış ve demokratik çözüm konusunda Avrupa ülkelerinde etkin bir lobi çalışması yapmak... Bu amaçla dışardan görüneni değil, Türkiye’deki gerçek durumu barışçılara ve demokratlara açıklamanın gerekli olduğuna inanıyoruz.            

ÇATIŞMANIN AVRUPA’YA SIÇRAMASI           

Dünyamızda yerel bir çatışma artık bulunmuyor. Herhangi bir bölgede yaşanan çatışma, göçler nedeniyle değişik ülkelere dağılmış bölge insanlarını da etkiliyor.           

Kürt halkının demokratik hakları tanınmazken, barışçı çözüm ihtimalinin halen zayıf olması ve 25 yıldır süren savaş, Avrupa’nın farklı ülkelerine dağılmış Türk ve Kürt göçmenleri de etkiliyor. İki halkın özellikle gençleri arasındaki gerilim yükseliyor.           

Bu gerilim Türkiye devletinin Avrupa ülkelerindeki elçilikleri ve Türkçe yayın organları aracılığıyla tırmandırılıyor. Kürt, Ermeni ve Asuri dernekleri ve işyerleri saldırılara uğruyor.            

Kürt sorunu sadece 3000 kilometre uzattaki bir bölgede değil, aynı zamanda buradadır.           

Avrupa Barış Meclisi, Kürtler ile Türkler arasındaki gerilimin yaşadığımız bölgede de azalması için çaba gösterecektir.

Avrupa Barış Meclisi’nin değişik ülkelerdeki örgütleri, o ülkenin barış hareketinin parçasıdır.   

 
Zuletzt aktualisiert am Dienstag, den 20. Januar 2009 um 20:14 Uhr