A. İhsan Sağmen: Hafız Esad’dan sonra, ikibinli yıllarda iktidara geçen Beşar Esad hiçbir devlet adamı sorumluluğunu yerine getirmeden ortadan kayboldu.

Kısa bir süre sonra Rusya’ya kaçtığını yanında yüklü miktarda döviz götürdüğünü basın ve medyadan duyduk.

Rusya ve İran’ın geçmişte destek verdiği, Suriye’nin  orta-doğu da dengelerin bozulmasıyla, ABD ve İsrail lehine değiştiğini görmekteyiz. Genişletilmiş orta-doğu eşbaşkanlarından birisi de Türkiye idi.

Sorunlar, Suriye iktidarının kendi kendini yıkmasıyla, en çoğu da Türkiye’nin sırtına kalmıştır. Geçmişte iç sorunun çözümü için sınırlar aşılarak, Kürt meselesini sınır dışına taşımak ve oraya koridor oluşturarak alternatif aramanın sonucunda, geçmişteki şeriatçı güçlerin desteklenmesiyle bu günkü aşamaya geçildi.

Vizyonsuz Beşar Esad iktidarı, Arap ve Türkiye sıkıştırmaları, ABD ve İsrail’in ortam hazırlamasıyla, diğer taraftan Rusya Ukrayna çatışması, paralelinde, İran İsrail çatışmasının psikolojik ortamının pratiğe yansımasıyla Esad ailesinin korkularıyla buluşunca, traji komik kaçış gündeme geldi.

Dünyada eşi benzeri olmayan bu kaçış olayı, liderliğe, devlet adamlığına, daha da ileri gidip bireyselleştireyim, karaktere ve kişiliğe uymayan siyasi tavırdır.

Ekonomi ve sanayisi geliştirilmemiş,bu alanda plan ve projesi olmayan, askeri ve savunma silahı yaratamayan, bunları hep dışarıdan alan, beceriksiz bir yapılanma olan Suriye iktisadi yapısı, tamamen özgüvensiz bir yapılanmaymış ki, biz bunu yıkılınca daha rahat gördük.

Suriye Alevi azınlık tarafından yönetiliyor deniyordu, fakat, Alevi inancına uygun hiç icraat görmedik. Nusayri inancı veya Anadolu Aleviliğiyle bu yönetimin hiçbir bağı yok gibiydi. Olmadığı gibi, Alevi inancında olanlara negatif örnek teşkil etti.

İşkenceci, baskıcı ve adaletsiz bir yapılanmayı hiçbir Alevi ve Bektaşi kabul etmez. Halkın parasını çalıp kaçıran hırsıza ve hortumcuya hiç güvenmez. Halkına güvenemeyen Beşar Esad, korktuğu halka hesap vermeden hırsız gibi kaçtı.

İktidar sahipleri demek ki kullandıklarını halkın pençesine böyle atıp kaçabiliyor. İki milyar dolar Avrupa bankalarındaki paralar ve yüz kırk milyon dolar nakit parayla gizlice Rusya’ya aktaran Beşar, şimdi orada kış tatili yapıyordur.

Onun arka kılları HTŞ’nin nasıl öldüreceği korkusuyla, her  gün bir defa ölüyordur, ya da, altına ediyordur.

Eden bulur dünyası buna denir işte.

Birkaç gün içinde, yüzlerce terörist, on gün içinde Beşar’ı devirdi.

Aslında Beşar Esad da devrilmek istiyormuş. Halkta da hiçbir direniş olmadı. Demek ki demogojiye dayalı örgütmüş hepsi. Köklü bir halk örgütlenmesi olsaydı veya ordu direnseydi, tam tersi olurdu.

Şimdi, Suriye daha fazla karışacak. Ülkesi için savaşmayana vatansever denmez. Vatanını sevmeyen Beşar Esad’a ve halkına, İran ve Rusya’da bunun için yardım etmek isteme  Ali İhsan Sağmen