Engin Erkiner: Başkalarını biraz öğrenirseniz kendiniz hakkında daha iyi fikir sahibi olursunuz. Aksi durumda “kurbağa gökyüzünü kuyunun ağzı kadar sanır” sözündeki gibi ülkenizde yapılanı değişik bir uygulama sanırsınız.

Paralı askerlik konusu bunlardan birisidir.

ABD’nin paralı askerleri bulunuyor. İlk kurulan özel firma Blackwater adını taşıyordu. Daha sonra başka özel askerlik firmaları da kuruldu. Bunlar, İkinci Körfez Savaşı’nda görüldüğü gibi orduyla koordineli olarak hareket ediyor, verilen görevleri yerine getiriyorlardı. Yasa tanımazlık gibi bir özellikleri vardı ve bu nedenle değişik eleştirilerin hedefi oldular.

Rusya’daki paralı askerler Wagner adını taşır. İç yapıları fazla bilinmiyor ama bilinen Rusya ordusuyla doğrudan bağlantılarının bulunmamasıdır. Hatırlanacak olursa bunların yöneticisi Ukrayna savaşı sırasında Putin’e isyan etmiş, Wagner ordusu ülke içlerinde bir süre ilerlemişti. Rusya bu özel orduyu genellikle Afrika ülkelerinde konuşlandırıyor. Bu uygulamayı Fransa’dan öğrenmiş olsalar gerektir.

Fransa’nın paralı askerleri, Lejyon, oldukça eskidir. Yabancılar Lejyonu denir. Fransa vatandaşları bu orduda bulunmazlar. Sıkı eğitimin ardından Fransa’nın sömürgelerine gönderilirler. Afrika bu konuda özel yere sahiptir. Eskiden merkez yerleri Cezayir’de bulunuyordu.

Gelelim Türkiye’ye…

Özgür Suriye Ordusu ve HTŞ içindeki değişik gruplar Türkiye’nin paralı askerleridir.

Başka ülkelerin paralı askerleri bulunuyor da Türkiye’nin neden olmasın?

Bunu garip karşılamak, toplama-besleme bir ordu demek, başka ülkeleri bilmemektir.

Lejyon askerlerini biraz araştırırsanız neler ve neler görürsünüz. Mesela Nazi Almanya’sının yenilmesinden sonra kaçan Alman askerlerinin bir bölümü Almanya’ya karşı savaşmış olan Fransa’da lejyona katılır. Savaş tecrübesi olan bu askerleri Fransa hemen kabul eder ve sömürgelerine gönderir.

Bu askerlerden birisi anılarında Vietnam’da bir dinlenme sırasında duyduğu gürültü üzerine nerede bulunduğunu şaşırdığını anlatır.

“Neresi burası, Moskova önleri mi, Vietnam mı?”

Şaşırmasının nedeni Moskova önlerinde kulaklarının alıştığı sesi, Katyuşa sesini, burada da duymasıdır.

Lejyon Fransa ordusuna bağlıdır ama savaş kurallarına uydukları söylenemez.

Türkiye’nin de paralı askerleri bulunuyor ve özellikle Suriye’de savaşın içindedirler.

Bunların orduyla koordineli hareket ettikleri söylenebilir ama koordinasyon ne düzeydedir, bilmiyoruz. Askeri eğitimlerini yapan Türkiye’dir, maaşları da buradan ödenir.

Türkiye 1990’lı yıllardan beri değişik Afrika ülkelerinin ordularını da eğitmektedir (Bkz. Alt Emperyalizm ve Türkiye kitabı).

Bunların da yapıları gereği herhangi bir savaş kuralına uymayacakları söylenebilir.

Gerçi düzenli ordular ne oranda bu kurallara uymaktadır, bu da ayrı konudur.

Yıllarca “mehmetçik” söylemiyle yetişenler, mehmetçik’in olmadığı yerdeki orduyu garip karşılıyorlar.

O günler geride kaldı.

Blackwater kuruluşunun ne yaptığı resmi olarak ABD’yi bağlamaz.

Benzeri Wagner için de geçerlidir.

Suriye’deki paralı askerlerin ne yaptıkları da resmi olarak Türkiye’yi bağlamıyor.

Bu tür paralı askerlere alışmak gerekir…

ABD, Rusya, Fransa’nın ve belki başka birkaç ülkenin de paralı askerleri bulunuyor; Türkiye’nin neden olmasın?

Savaşın başlarında Ukrayna, Afrika ülkelerinde iyi ücretle asker aramıyor muydu?

Gelen ve savaşan askerlerin önemli bölümü daha sonra orduyu terk edecekti. Alman basınına yansıdığı kadarıyla Afrikalı askerler ırkçılıktan şikayet ediyor ve “Ruslar bunlardan iyidir” diyorlardı.

Rusya’nın paralı askerleri başta Nijer olmak üzere Afrika ülkelerine alışık ne de olsa!