Eğitimin önemi ve önemsizliği PDF Drucken E-Mail
Geschrieben von: Erkiner   
Mittwoch, den 20. November 2024 um 07:58 Uhr

Engin Erkiner: Düzey çok düştü. Böyle olunca da akademik sıfatlar da pazara düştü denilebilir.

Söyleyen İlber Ortaylı idi yanlış hatırlamıyorsam, demişti ki: 1960’lı yılların lise mezunlarının bilgi düzeyi bugünün çok sayıda profesöründen iyidir.

Doğru bir belirleme…

O yıllarda lise bitirmek zor işti. Lise mezunları devlet memuru olmak hakkını kazanıyordu. Lise son sınıfta iki yarı yıl karne notunuzun ortalaması bütün derslerde en az beş olacaktı, ayrıca da her dersten bitirirken sınava girecektiniz. Geçemezseniz ikmali kalırdınız, ikmalde de geçemezseniz sınıfta kalırdınız. Hatırlayabildiğim kadarıyla bu dersler fizik, kimya, matematik, coğrafya, tarih, kompozisyon idi. Muhtemelen birkaç tane daha vardır, hatırlamadım.

Üniversite bitirmek yetmiyor, hangisini ve ne zaman bitirdiniz?

Ülkede profesörleri bulunmayan üniversiteler var. Birçok profesör de ne biliyor, ayrı konudur.

Akademik dünyada yapıtlarınıza verilen referanslar mı; Academia sitesine bakıverin, bana şimdilik 100 tane var. Sürekli artıyor.

İnanması zor ama gerçektir: bizdeki öğretim üyelerinin önemli bölümü doğru dürüst yabancı dil bilmiyor. Dil bilmek, alanındaki kitapları okuyabilmek demektir. Gençler bu konuda daha iyidir.

Buraya gelenleri ve gidenleri görüyoruz; rezalet, başka şey söylenemez.

Önemli konu: bugünün kıstaslarını 50-100 yıl öncesine taşımayın.

Nikolai Çavuşesku Romanya Komünist Partisi genel sekreteri olduğunda eğitimi ilkokul üçüncü sınıftı. Daha sonra eğitim gördü.

Çin’de Kızıl Ordu askerlerinin yaklaşık yüzde 90’ı okuma yazma bilmiyordu.

En az 30 yıldır böyle bir şey olamaz. Sıradan bir asker bile elektronik araçlardan anlamak zorundadır ve bu da belirli bir eğitim gerektirir.

Teslim Töre’nin eğitim düzeyi orta ikidir ama kendini yetiştirmiştir.

Bugün aynısı yapılamaz. Dünyayı izlemek için bile mutlaka geçerli bir yabancı dil bilmek zorundasınız (tercihan İngilizce). Aksi durumda bırakın oto didakt olmayı, dünyayı bile yeterince izleyemezsiniz.

1930-1950’li yılların gözde mesleği öğretmenliktir. Yarı feodal toplumlarda köy öğretmenliği olsa gerektir. Bugün için pek anlam taşımayabilir ama döneminde önemlidir.

Mao öğretmendir, Giap da öğretmendir.

Ho Chi Minh ise bambaşka… Tayland dili yanı sıra Fransızca, Çince ve Rusça biliyor. Kendisi Fransız Komünist Partisi’nin kurucuları arasındadır. Vietnam Komünist Partisi, Çin Hindi KP’si olarak Çin’de kuruluyor. Aynı zamanda III. Enternasyonal’in sömürgelerle ilgili bölümünde üst düzeyde yer alıyordu.

Günümüz Çin’inde yıllardan beri merkez komitesi üyesi olabilmenin şartlarından birisi üniversite mezunu olmaktır.

Almanya’da İngilizce bilmenin özel önemi bulunmuyor. Lise mezunlarının bile İngilizcesi iyidir. Lise mezunları iki yabancı dil biliyorlar.

Dönemler değişince kıstaslar da değişiyor.

Ve bazı belirlemeler ucuzluyor…

Akademisyen gibi…